4 Mart 2009 Çarşamba

CAN İÇRE CANA-1

Merhaba can, Sana bu seslenişim, yokluğunun izine inat, sanki ilk mektubum...Yüreğin nasıl bilmiyorum...ama sen nedensiz bir şekilde hep benle oldun, bende oldun. Git dedim de gidemedin, gideyim dedim de gidemedim. Sorunları aşamadığımızda çareyi yok oluşlarda aradık zaman zaman, ama bir şey hep dur, dedi bize ve durduk. Bimem ki durmasa mıydık, bilmem ki gönderip özgür mü bıraksaydık içimizdeki akgüvercini...bilemiyorum... Şimdi depreşip dururken anılar, tökezlerken hayat yolunda -ne garip- biz tutuyoruz birbirimizin elini. Başımı kaldırıp baktığımda gördüğüm gözlerde acıma mı var diyorum ve bulduğum bir bilinmezlik...bulamadım...neden hala birlikteyiz, bulamadım...sevgi ormanında savruldum kaldım, çıkmazdayım...öfke dağının altında ezildim, kahroldum...kin tohumunu ekmek istemedim,ama ezildim..hoşgörü ile yoğruldum ama tükendim.. Etme be gülüm...de bana...de ki bileyim bu yolun çıkışı nerde...ne seninle oluyor ne sensiz.yokluğun mu daha az acı verecek bana, varlığın mı...bunun cevabında gizli olsa çözüm...cevabı bulurum belki..ama yok..yok canım..aynı gözlüğü takamadık, takamazdık da...değişmeden bir de olamadık..yani biz olamadık.. insan, savrulan kar taneciklerine baksa, bilir ki bunlardan biri, işte şu en gerideki kendisi...ama insan, kendi düşüşünü, yok oluşunu görmeye dayanamıyor..ben de yok oluyorum...damla damla eriyor içim..yaşama sevincimle birlikte, umudum, ışığım, özlemim...her şeyim yok oldu sanki..ve sen canım, sen yok olma..bana bunları yaşatsan da yok olma...neden mi...bilmem ki... sana yazdığım bu mektubumu nasıl bitireceğimi bilemiyorum...içimde taptaze bir şey olsa, onu sana armağan ederdim..ama yok...sağlıcakla kal, Rabbim korusun seni. ............... hani bir rüzgar eser savurur insanı dağ bayır öteye... sen varsın ama... yokların gölgesinde yok olmaktasın... nedir ki diyeceğim ama... demeden de anlıyorum zaman... gitmek zamanıdır... zaman ötelenmek zamanıdır. bilmeyen bile anlar... hele yüreğinde bir can diyen, hepten anlar istenmezliği... tutku değil, yürek yakınlığıdır yürekleri harlatan... bil bunu.

Serap ÖZALTUN
4.4.2005

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder